- Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Adım Buse Nur. Şehit Gökhan Çakır Anadolu Lisesini bu yıl bitirdim. İzmir Aliağa’da yaşıyorum. Küçüklüğümden beri kendi halinde yazan ve yazdıklarını başka kimse okumasın diye utanıp çöpe atan biriydim.
- Kendinizi ne zaman yazar olarak tanımlamaya başladınız?
Aslında kendime ilk başlarda yazar derken garipsiyordum. Çevrem bana yazar demeye başladığında üstüme bile alınmıyordum. Sonra insanlar bana yazar diye seslendikçe bu duruma alıştım ve galiba ben gerçekten yazarım dedim.
- Türkiye’de ve dünyada en beğendiğiniz yazar / yazarlar kimler?
Eskilere gittiğim de Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nu çok seviyorum. Dünya çapında da distopya okumayı çok sevdiğim için Suzanne Collins’in yarattığı dünya çok hoşuma gidiyor ve imreniyorum.
- İlk kitabınızı bastırmayı ne zaman düşündünüz?
Aslında üniversitesi senemde çok bunaldığım ve ufakta olsa derslerden kaçamak yapmak istediğim vakit Ritim Sanat Yayınları karşıma çıktı. Daha önceden yazdığım kurguyu onlar ile paylaşsam en kötü ne olabilir ki diye düşündüm ve bu maceraya ilk adımımı attım.
- Ne tür okuyucu kitlesine hitap ediyorsunuz?
Daha çok gençlerin seveceği biraz romantizm birazda yarı fantastik seven, ufak kaçamak arayanlara hitap ettiğimi düşünüyorum.
- Kitabınızın teması nedir?
Kardeşlik. Ablasının öldüğü gün dünyaya gelen kızın ablasına olan bağı.
- İlham kaynağınız nedir?
Bazen kitabın bazı yerlerinde kalıyorum. O zamanlar müzik dinleyip görseller bakıyorum. Görsellere baktıkça müzikle beraber aklımda gelen ilk cümleyi kağıda yazıyorum ve hikaye o cümle ile şekilleniyor.
- Okurlar eserinize nereden ulaşabilir?
Ritim Sanat Yayınları sitesinde mevcut şu anda. Almak isteyen benimle de Instagram yolu üzerinden de iletişime geçebilir. @busenurgurlek .